2017’nin Beslenme Trendleri

Acısıyla tatlısıyla bir yılı daha geride bıraktık. Her sene karşımıza çıkan pek çok beslenme sistemi, ekolü yeni veya mucizevi bir besinle tanıştık. Avokado yer, Hindistan cevizi yağsız yapamaz olduk. Tüm dünyada bu trendlerin nereye doğru ilerlediğini belirleyen bir marketin 2017 yılı için öngördüklerini sizin için derledim.Tüm dünyada 400den e fazla mağazası olan bu sağlıklı marketin , tüketicilerin satın alma davranış eğilimlerine göre belirlediği bir nevi 2017 modası olacak besinler veya ekoller diyebiliriz.

1- Bu yıl malum detox içecekleri çok modaydı. Bu detox içeceklerinin üstüne şimdi bir de sağlıklı tonikler, alternatif tıpta kullanılan sağlıklı bitkiler ilave olacak. Zerdeçal, elma sirkesi, reishi-chaga tipi mantarlar, fesleğenin bin bir çeşidini sıkça duyacağız. Bunun dışında maça kökü ve kış kirazı (ashwagandha ) yeni tanışacağımız bitkilerden olacak.
2- Yan ürünlerden yapılmış ürünler: Yoğurt, peynir, bira yapılırken ortaya çıkan bazıları ülkemizde zaten ezel evvel olan yenilikçi ürünler bu sene market raflarına girecek. Peynir altı suyundan yaptığımız lor peyniri gibi ortaya çıkacak bu ürünlerin çeşitliliği sadece beslenmede de olmayacak üstelik. Zeytinyağı üretiminde ortaya çıkan bir nevi zeytin suyunu temizleme malzemesi olarak göreceğiz. Nohut ıslatırken kullandığımız suların b vitaminden zengin olduğunu görüp bunu beslenmemizde yeniden kullanmaya başlayacağız.
3- Hindistan cevizi devam: bu sene suyunu – yağını sıkça duyar bazılarımızda kullanır olduk. Bu sene de Hindistan cevizi modası sürüyor, ekmeğini, Hindistan cevizinden çıkarılan aminoasitleri, Hindistan cevizi şekerini ve tereyağını da göreceğiz gibi duruyor. Hindistan cevizi tabanlı ürünleri daha çok duymaya hazır olun.
4- Japon mutfağı: sushi büyükşehirlerde hayatımıza girdi. Bu sene Japon mutfağı esintilerini daha çok duyacak ve göreceğiz. Miso çorbası, erik sirkesi, susam yağı da popüler olacak. Kurutulmuş yosun, wakame-nori gibi yosun türlerini, Japon tipi turşuları karşılamaya da hazır olur. Japon mutfağı istilası sabah kahvaltılarımızı dahi etkileyecek gibi görünüyor.
5- Değişik püreler- değişik soslar: siyah susam tahini, acı biber reçeli, nar ekşisi, siyah sarımsak püresi, hurma şurubu, pancar sosu, chia tohumlu reçeller. Nar ekşisi dışındakilerin tadı nasıldır bilmiyorum, görüntüleri nasıldır hiç bilmiyorum ancak 2017 de hep birlikte tanışacağız gibi duruyor.
6- Ve makarna yeniden dönüyor: ama nasıl. Geleneksel makarnaların dışında geçen yıllardan duymaya başladığımız alternatif unlarla yapılan makarnalar, erişteler geliyor. Kinoadan, mercimekten, nohuttan yapılan makarna ve erişteler. Sebzelerden yapılan makarnalar ( bu sene kabaktan yapılanı sıkça gördük ) ve hatta yosundan yapılan makarnalara hazır olun.
7- Morun gücü: Koyu renkli sebzeler antioksidan açısından zengin ve daha güçlüdür. Ülkemiz bu konuda bize oldukça cömert davranmış durumda ama daha farklı mor sebzeleri duyacağız. Mor karnabahar, siyah- mor pirinç, mor kuşkonmaz, mor tatlı patates, mürver, acai,mor mısır bunlardan bazıları. Tabi ki morun gücüyle beraber bunlara yapılan çeşitli yemek çeşitlerini göreceğiz, mor mantılar , mor cipsleri görmeye hazır olun.
8- Kozmetik geri kalır mı : kalmaz tabi ki. Doğal güzellik markaları , cilt bakımı ve makjay ürünlerine de hazırlıklı olun.
9- Esneklik : Bir diyete veya trende uyum yerine çeşitlendirmek modası da aklımızı başımızdan alacak gibi görünüyor.2 gün vejetaryan , 2 gün oruç , 2 gün paleo , 2 gün glütensiz beslenebiliriz. Biri olmadı hepsini deneyelim biri işe yarar şeklinde bir kar- zarar mantığından olsa gerek diye düşündüm ama en azından bir ömür bu şekilde beslenmeyi önermediği içinde müteşekkirim açıkçası.
10- Daha az atık, daha az zaman: hem daha sağlıklı hem daha az atık çıkaran hem daha tasarruflu beslenmek zamanla uyuşuyor gibi görünüyor.Ön pişmeye uğramış yemeklerin bireysel porsiyonlar halinde satıldığı ama içeriklerin dikkatle kontrol edildiği bir tüketici eğilimi artacak gibi görünüyor bu tahminlerde.

Beslenmek, iyi beslenmek kendimiz için yapabileceğimiz en iyi yatırımlardan biri. Modası, zamanı , trendi hepsi hayatlarımızı ister istemez etkiliyor. Bir besinle hayatımızı değiştiremeyiz. Beslenmenizi çeşitlendirmek , sürdürülebilir olması ve tabi ki bütçenize uygun olması benim bakış açımda çok daha önemli.Mucizeyi aramak yerine çeşitlendirmeyi denemek sağlığımız için çok daha iyi olacaktır.

Sağlıklı ve huzurlu bir yıl dileğiyle.

Dyt. Canan Aksoy